Yanimdaki tepside ha§lanmi§ piring ve gok fena kokan kuru balik vardi. Butun manca bundan ibaretti, fakat ben hepsini i§tahla yedim. Ben yerken Tommy gozlerini falta§i üzere agmi§, hayretle bana bakiyordu.
zabit kocalariyla Ankara’ya ulaşınca elimi opmeye ugrami§lardi da, §u kadarcik aklima getiremezdim o zamanlar, du§unemezdim ki, avurtlari gogmu§ bu subaylar bugun koskoca
“Kendini bilime adayip evet§amayi ihmal etmi§ biri degil miyim Tezelcigim? Fen fazla, evet§lakin eksik olunca, ya evet§amma kuskunle§ir beşer, evet bilim iginde hodukle§ir.
Zehra’nin saldirganligi kar§isinda Yildiz’m esmer yuzu al hile olmu§tu. Gormu§tum. Omzundaki gantanin askisini geki§tirip duruyordu.
Ayten halasindan, Florida’dan, ABD’da ‘katiyen’ olamamasindan nasil gargabuk atlayarak ulkesini du§unen bir ses tonu bulup gikardi bu geng kadin? Nasil gizemli ve onemli bir havaya burunuverdi?
Tezel’in ka§lari cansikintisiyla yukari kalkiyor. Cansikintisiyla bir yudum henüz igiyor igkisinden.
Kalkinan memleketimizin ulusal temeline yeni bir harg cereyan etmek uzere kizimiz Ay§en’le oglumuz Ercan’in -yoksa Ertan miydi?- Küçük asya Kulubu’nde yapilacak olan nikah ve dugun toreninde sizleri de aralarinda gormekten saadet duyarlar.
Esat’in bu kesiminde kuguk esnafla kuguk memurlar, gogunlugu orta halli kimseler oturur. Ozellikle a§agilara sarkan cihet sokaklarda. Ali Mahir’nin da bu sokaklardan birinin ba§inda bir yalıtım-göstergeç onarim dukkani var. Dukkanin on yildir kiracisiymi§. §imdi bir suredir kendisi bile dukkanin arkasindaki iki odada oturuyor. Er olen kizkarde§inin iki ogluyla yanında. dü ug yil oncesine değin, Ali Usta bizim çiftlik§umuzdu. Bilebildigim kadariyla bu kesime, dukkanin arkasina Ahmet dolayısıyla ta§indi. Ahmet.
Son sergimde tokadi yemi§sem de bedelini almi§tim. -Bazısı sizi tokatlarsa, birtakımı bile sizi bagrina get adres url basar.- Ustelik birileri henuz huzuru reddetme gerekgesiyle insanlarimizi esirgeyici kanatlari altina da almami§ti.
Yildiz’la kar§ila§mamdan bu yana, ilk yol bu temiz§am, bahis bul §u an’da ona bakmaktan kaginiyorum. Yildiz’in gok guzel yuzunu gok girkin bulacagimdan, gok agik ve akilli baki§larinda ba§fecir sona yalani okuyacagimdan gekiniyorum. Yoksa, o girkinligi, o yalani bir su elan bulamayacagimdan mi gekiniyorum hocam?
Gonul hanim, yillar once yardimseverler tarafindan gelin edilmi§ birine benziyor. Ustune egreti giydirilmi§ o gelinlige fıkra boyu deger olmaya gali§mi§, fakat bunu bir turlu geregince namına getirememi§.
bir bir numara §ey boyuyorum. Kimsesiz bir tutsakligin, ilk öğün yuzyuze gelinen turden bir yalnizligin resmini boyuyorum.
Oyle evet. Dort yila yakin. Bana apagik davrandigi ak§am, olumcul bir ameliyattan yeni kalkmi§ gibiydi. Anlattiklari da aramizda ilk posta kapali kalmi§ son ug aylik ya§amasi. Birgogunu beraberinde gegirdigimiz birgok enayi ya da Tezel’in deyimiyle ‘ozverili’ yilin son ug aydaki ozeti: Münhat adli ogrencisinin ona olan egilimi.
Boylece kolonya fasli bitmi§ oluyor. §imdi bu otobus de mutfaginda fasılasız kapiska pi§en bir eve benziyor. Burnuma bizim Kuguk Esat’taki evin kokusu geliyor. Aman, tika burnunu. Bir bile skolastik, enikonu eski kokulara donersek i§imiz var!